27 Eylül 2015 Pazar

Bir sanat galerisinin 20 yılı

27 Eylül 2015
Milli Reasürans Sanat Galerisi, açıldığı günden bu yana ‘ilk’lerin galerisi oldu. Batı’da özel müzelerin üstlendiği misyonu yıllarca yürüttü. Birçok sanatçının kariyerine öncülük etti. Türkiye’nin sanat ortamına katkıda bulundu. Enstitü gibi çalışan galeri, tüm bu birikimini 20. yıl özel sergisiyle hatırlatıyor. 
Galerinin yönetciliğini Ameli Edgü’nden geçen yıl devr alan Elvan Tekcan yapıyor (sağda). Ayşe Gür ise, kuruluşundan bu yana galeriye emek veren bir isim. Fotoğraf: Şule Tülin Üner, Zaman
Adını telaffuz etmek zor. İlk kez duyan, ‘o da ne!’ diye tepki veriyor. Hecelerseniz aklınızda daha çabuk yer eder: Re-a-sü-rans. Eğer yine de zorlanırsanız kısaca Milli Re diyebilirsiniz. Sadece telaffuzu mu, anlamını da akılda tutmak ne mümkün! Ameli Edgü ve Ayşe Gür ile ne zaman görüşsek, sanki yeni tanışıyormuşçasına hep aynı soruyu sorduk. ‘Reasürans ne demek, ne iş yapıyorlar? Milli Reasürans, sigorta şirketlerinin sigortasını yapan Türkiye’deki tek kurum. İş Bankası çatısı altında hizmet veriyor.

Sigortayla, parayla, pulla işimiz yok elbette. Bizi ilgilendiren, yine bu kurumun çatısı altında açılan Milli Reasürans Sanat Galerisi. Galerinin öyküsü, 1994 yılının ekim ayında, Millî Reasürans TAŞ’nin Teşvikiye’de, mimar Sevinç ve Hadi Şandor tarafından inşa edilen kompleksinin bir bölümünü sanat galerisi olarak tasarlamasıyla başladı ve yirmi yılı devirdi.

İstanbul’un en özgün galerilerinden biri olan Milli Reasürans, 20. yaşını özel bir sergiyle kutluyor. 30 Eylül’de başlayacak olan ‘20 Yılın Ötesine Taşınan Bir Sanat Belleği: Millî Reasürans Sanat Galerisi’ adlı sergi, galerinin kendi tarihini anlattığı bir arşiv çalışması. Tüm sergiler, afişleri ve davetiyeleri eşliğinde izleyiciyle tekrar buluşacak.
Nuri Bilge Ceylan ve Emine Ceylan, 2008'de birlikte açtıkları 'Babam İçin' sergisinde selfie çekerken. Fotoğraf: Selahattin Sevi, Zaman
Nuri Bilge Ceylan’dan Max Ernst’e
Kimler gelmiş, kimler geçmiş Milli Re’den. Önce retrospektiflere bakarsak; Kuzgun Acar, Naile Akıncı, Avni Arbaş, Tiraje Dikmen, Şakir Eczacıbaşı, Turan Erol, Neşet Günal, İhsan Cemal Karaburçak, Saim Özeren, Orhan Peker, Nevhiz Tanyeli, Eşref Üren ilk sırada geliyor. Mesela Avni Arbaş’ın daha sonra İş Bankası Kibele Sanat Galerisi’nde bir retrospektifi açıldı. Ama o sergi ilhamını ve desteğini Milli Re’den aldı. Son yıllarda fotoğraf, mimari, tasarım ve tematik sergilere yoğunlaşan galerinin ilk yıllarında resim ve heykel sergileri daha yoğundu. Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi hocalarından Leopold Levi sergisi, 1938-1943 yılları arasındaki devlet politikası olarak yapılan ‘Yurt Gezi’leri sergisi bunlar arasında.

Milli Reasürans’ı iki açıdan ‘ilk’lerin galerisi olarak zikredebiliriz. İlki; farklı alanlarda isim yapan sanatçıların üretimlerine yer verdi. Ünlü yönetmen Nuri Bilge Ceylan, ilk fotoğraf sergisi Sinemaskop’u burada açtı. Daha sonra ablası Emine Ceylan ile birlikte, ‘Babam İçin’ sergisini hazırladılar. Hem yönetmen hem ressam kimliği ile tanıdığımız Tayfun Pirselimoğlu da galerinin konukları arasındaydı. Mimar Emre Arolat ve geçtiğimiz nisan ayında hayatını kaybeden ünlü Alman edebiyatçı Günter Grass da Türkiye’deki ilk ve tek sergisiyle Milli Re’de idi.
Sakıp Sabancı Müzesi’nde devam eden Zero sergisiyle adını duyulan, Zero sanat akımının kurularından Günther Uecker Türkiye’deki ilk sergisini 2005’te Milli Reasürans’ta açmıştı. Uecker, serginin kurulmasında bizzat çalışmıştı (sağ başta, beyaz gömlekli)

İkincisi ise, galeri, sergi açacak olgunluğa ulaşan genç sanatçılar için bir sıçrama tahtası oldu. İrfan Önürmen, Ahmet Oran, Murat Germen, Turan Aksoy’a ilk sergilerinde yer açarak kariyerlerinde öncülük yaptı. Milli Re, sadece sanatçılara değil, Türkiye’deki sanat ortamına da katkıda bulundu. Ülkemizdeki özel müzeciliğin tarihi 10 yılı geçmediği düşünülürse Milli Re’nin, Avrupa’da ya da Batı toplumlarında müzelerin üstlendiği misyonu senelerce yürüttüğünü söyleyebiliriz. Mesela Sakıp Sabancı Müzesi’nde devam eden Zero sergisiyle adını duyulan, Zero sanat akımının öncüsü Günther Uecker Türkiye’deki ilk sergisini 2005’te Milli Re’de açmıştı. Thomas Ruff, Axel Hütte gibi Düsseldorf fotoğraf okulunun sanatçılarıyla, Norbert Kricke, Max Ernst, Sigmar Polke ile ilk kez yine bu galeride tanıştık.

Galeride emeği olan en önemli isim Ameli Edgü, artık Bodrum'da yaşıyor. 
Milli Reasürans Sanat Galerisi, yirmi yıla yaklaşık 200 sergi sığdırdı, yerli ve yabancı 200’ün üzerinde sanatçı ağırladı. Her sergisini katalog olmayan, arşiv değeri taşıyan bir kitapla taçlandırdı. Tüm bu işlerde iki ismin emeği var. Kuruluşundan bu yana galerinin yöneticiliğini yapan Ameli Edgü ve onun yardımcısı Ayşe Gür. Ameli Edgü, geçen yıl emekliye ayrılıp Bodrum’a yerleşti. Onun yerine, babası Süleyman Saim Tekcan vesilesiyle sanatın içine doğan ve sanat yöneticiliğinde ihtisas yapan Elvan Tekcan geçti. Ayşe Gür ise galerinin hafızası olarak işine devam ediyor ve tüm sergileri çocuk yetiştirmişçesine bir çırpıda anlatıveriyor. (www.millireasuranssanatgalerisi.com)

İMOGA ile işbirliği yapıldı
Sergi için, Türkiye’nin özgün baskı resim müzesi İstanbul Grafik Sanatlar Müzesi (İMOGA) işbirliğiyle bir proje hazırlandı. Millî Reasürans Sanat Galerisi’nin sanatçıları arasından 10 sanatçı, birer eserinin telif hakkını bu çalışmaya vakfetti. Süleyman Saim Tekcan, Su Yücel, Serpil-Hanefi Yeter, Ali İsmail Türemen, Gürbüz Doğan Ekşioğlu, İsmet Değirmenci, Ekrem Kahraman, Neşe Baydar ve Seçil Erel’e ait eserler, İMOGA’nın desteğiyle çoğaltıldı ve galerinin koleksiyonuna dahil edildi. Projede yer alan bu sanatçılar, limitli sayıdaki baskılarını imzalayarak; galeri hakkındaki düşüncelerini, duygularını, deneyim ve anılarını da bir video röportajında paylaştı. 17 Ekim’e kadar devam edecek sergide bu video izlenebilecek.

Ayşe Gür.

Foto-muhabirimiz Şule Tülin Üner, Elvan Tekcan ve Ayşe Gür'ü fotoğraflarken ben de onları çektim.


HABERİN SAYFAMIZDAKİ GÖRÜNÜMÜ