12 Mart 2013
Dişinden tırnağından artırarak kitaba yatırım yapan, bir eserin peşinde aylarca koşan okurlar artık nadir bulunuyor. Sahaflar değişen okur profilinden rahatsız. Çekirdek yiyen, kitabevine tüküren müşteriye tepki için camlara yazı asarak gerçek okur arayışına çıkanlar var.
Dişinden tırnağından artırarak kitaba yatırım yapan, bir eserin peşinde aylarca koşan okurlar artık nadir bulunuyor. Sahaflar değişen okur profilinden rahatsız. Çekirdek yiyen, kitabevine tüküren müşteriye tepki için camlara yazı asarak gerçek okur arayışına çıkanlar var.
Beyoğlu Aslıhan Pasajı’ndaki sahaflar, kitap kurtları kadar ‘Aşk-ı Memnu’nun kitabı çıktı mı?’ diye soran iki farklı okur kitlesinin uğrak mekânı. Fotoğraf Zaman, Mühenna Kahveci. |
“Bu dükkânda telefonla konuşmak, kabuklu kabuksuz yemiş yemek, sigara içmek, yerlere tükürmek, bağırıp çağırmak, başkasının ve bu dükkânın eşyasını veya kitabını aşırmak, dakikada 40 kelimeden fazla konuşmak, kitaplara kötü muamelede bulunmak yasak!..”
Beyoğlu Aslıhan Pasajı’nda sahaflık yapan Sedat Yardımcı, 70 metrekarelik dükkanının içine böyle bir uyarıyı mecburen asmış. Çünkü on yıldan beri tüküren, fındık fıstık yiyen, bir sahaf dükkanının ortasında çığırarak telefonda iş bağlayan insanlarla çok karşılaşmış. Yardımcı, isyanını zamanla dükkanın dışına taşırdığını söylüyor. İki ay önce kapısına iliştirdiği not şöyle: “Lütfen ders kitabı ve ders için kitap sormayınız. Eskisi gibi kitap karıştıran okurlar istiyoruz artık.”
Kitaba meraklı insanlar eskiden sahaflara gider, saatlerce tozlu rafların arasında vakit geçirir, ya yeni bir kitap keşfeder ya da uzun zamandır kovaladığı o nadide kitaba ulaşırdı. En önemlisi, gerçek bir okur, dişinden tırnağından mutlaka artırır, bütçesinin bir kısmını istikrarlı olarak kitaba yatırırdı. Yardımcı, günümüz okur kitlesinin bu profilin çok uzağında olduğunu gördüğü için üzgün. Bir o kadar da kızgın. Nasihat, öneri ya da mecburiyet dışında gelip kitap alan, karıştıran okur sayısının azlığından yakınıyor ve ekliyor: “Benim bu uyarıyı asmamdaki amaç sadece bir serzeniş değil. ‘Sahaf nedir?’ diye okurları düşündürmek, sorgulatmak istiyorum.” Müşterilerine ‘Ders kitabı satmıyoruz’ cümlesini kurmaktan bıkan sadece o değil. Pasajın eskilerinden Sıtkı Altuner, ‘Harry Potter var mı?’ diye popüler kitapları soranları, “Çok şükür yok!” diyerek gönderiyor dükkandan. Ders kitabı soranları ise kendi deyişiyle kovalıyor.
Sıtkı Altuner |
Halil Bingöl |
HABERİN SAYFAMIZDAKİ GÖRÜNÜMÜ