27 Haziran 2019
Türkiye cezaevlerinde tutuklu bulunan 0-6 yaş arası 864 bebek, küçücük yaşlarında koğuş arkadaşı oldular. Tıpkı Yağız, Yavuz ve Muaz gibi.
Yağız (emzikli), Muaz (gözlüklü) ve Yavuz |
CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, bilgi edinme yasası kapsamında Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER)’e, anne ve babası tutuklandığı için cezaevine giren ve orada yaşamak zorunda kalan çocuk-bebek sayısını sordu.
24 Mayıs 2019’da yapılan açıklamaya göre cezaevlerinde 0-6 yaş arasında 864 bebek-çocuk bulunuyor. Türkiye genelinde 389 ceza infaz kurumu var. Bu demek oluyor ki, Türkiye’nin her yerindeki cezaevlerinde en az 3 çocuk ya da bebek anneleriyle birlikte hapis.
DÖNÜŞÜMLÜ OLARAK GİDİP GELİYORLAR
Tıpkı 2 yaşındaki Yağız Sinan, abisi Yavuz Selim (3,5) ve 8 aylık Muaz bebek gibi. Abi-kardeş olan Yağız Sinan ve Yavuz Selim, Aralık 2018’de anneleri Derya Gül tutuklanınca cezaevine girdiler. Dönüşümlü olarak cezaevine gidip geliyorlar. Henüz sütten kesilmemişken, 60 günlükken hapse giren Muaz bebek de annesi Nurhan Erdal Bahadır ile birlikte Aralık 2018’den beri aynı cezaevinde.
Düşmeyi kalkmayı, emeklemeyi, yürümeyi, koşmayı, konuşmayı en çok da oynamayı cezaevinde öğrenen çocuklar, mecburen dört duvar arasında, küçücük metrekarelerde birbirleriyle vakit geçiriyorlar. Bazen hayallerini duvarlara çiziyor, bazen de annelerinin yaptığı oyuncaklarla yetiniyorlar. Plastik soda şişesinin içine doldurulan boncuklardan yapılmış çıngırakları, ipten topları, kurbağaları, tavşanları var.
KADER ORTAĞI MİNİKLER
Sabah 08.00’den akşam 20.00’e kadar açık olan, annelerinin kıyafetlerini astıkları ‘malta’da (avlu) gol atıyorlar birbirlerine. En çok da sessiz olmayı öğrendiler bu süreçte. Biri uyurken diğeri uyanmasın diye… Yağız Sinan, Yavuz Selim ve Muaz… Onlar 7 aydır koğuş arkadaşı, kader ortağı…