10 Mart 2015 Salı

Çanakkale Zaferi'nin 100. yılında anlamlı buluşma


10 Mart 2015
Salı ‘Derinlerden Siperlere Çanakkale 1915’ isimli sergi, Fransız denizaltısı Turkuaz’ı batıran Müstecip Onbaşı’nın kızı Ulviye Balkan ile yine onbaşının batırdığı E20’den kurtulan William Long’un torunu John Shelton’u bir araya getirdi. 
Soldan Sağa: Savaş Karakaş, Müstecip Onbaşı’nın kızı Ulviye Balkan ve yine onbaşının batırdığı tahmin edilen, İngiliz denizaltısı E20’den kurutulan William Long’un torunu John Shelton.


Çanakkale Savaşları’nın 100’üncü yılı vesilesiyle Eminönü’ndeki İş Bankası Müzesi’nde dün “Derinlerden Siperlere Çanakkale 1915” sergisi açıldı. Küratörlüğünü Savaş Karakaş’ın, danışmanlığını Prof. Dr. Haluk Oral’ın yaptığı serginin iki misafiri vardı. Fransız denizaltısı Turkuaz’ı 30 Ekim 1915 tarihinde Çanakkale’de batıran Müstecip Onbaşı’nın kızı Ulviye Balkan ile yine Müstecip Onbaşı’nın batırdığı tahmin edilen, İngiliz denizaltısı E20’den kurutulan (21 kişiden 9 asker kurtulmuş) William Long’un torunu John Shelton. Dedesini anmak için 100 yıl sonra Türkiye’ye gelen Shelton ve Ulviye Balkan, yan yana objektiflere poz verdi. Shelton, “Dedem 9 yıllık bir denizaltıcıydı. Daha ağustosta yepyeni gemide göreve başlamıştı. Ekim-kasım gibi Çanakkale’ye gitmişti.” dedi. Babasının fotoğraflarına bakarken gözyaşlarını tutamayan Ulviye Balkan ise, “Babam yaşadıklarını anlatırdı ama o kadar ufaktık ki, pek kulak vermezdik. ‘Ah kızım Kilithabir’lerde çürüdük’. derdi. Keşke onu daha çok dinleseydim.” sözleriyle duygularını dile getirdi.

"20 yıl boyunca denizaltında dedemin 
Çanakkale’de kaybettiği elini aradım"
Basın toplantısında konuşan Prof. Dr. Haluk Oral, serginin, 100 yıl önce Çanakkale’de yaşananlara, cephede karşı karşıya gelmiş her iki tarafın gözünden tanık olma imkânı verdiğini belirterek, “Bu konuda pek çok kitap yazılmasına rağmen hâlâ anlatılacak öyküler, aydınlatılması gerek sırlar vardır.” ifadelerini kullandı. 1995 yılından bu yana Çanakkale Boğazı’nda batan savaş gemilerini araştıran Savaş Karakaş ise, “Bu sergi, bana ‘Savaş’ adını veren Çanakkale gazisi dedem Hafız Hilmi Coşkun’a bir vefa borcuydu. Çünkü dedem, Çanakkale’de yaralanmıştı. Çocukluğumda onun, şarapnel parçaları ve bombalar yüzünden sakat kalan elinden korktum. Dedemi 1974’te kaybettik. 1995’ten bugüne geçen 20 yılda, korktuğum dedemin elini denizin derinliklerinde aradım. Pek çok savaş gemisini belgeledim, filme aldım. Türkiye’nin ünlü sualtı araştırmacılarla denizin dibinde iz sürdüm. Şimdi bütün bunları dedemin hikâyesi ile birlikte sergide sunuyoruz.” dedi.
 Sergide Çanakkale deniz ve kara savaşları iki ayrı bölümde anlatılıyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün el yazısıyla imzaladığı, daha önce kamuoyuyla paylaşılmamış 3 askerî emir de serginin ilgi çeken belgeleri arasında. 10, 11 ve 12 Mayıs 1915 tarihli emirlerde Mustafa Kemal savaşa ilişkin takdir, görüş ve emirlerini diğer kumandanlara iletiyor. Toplamda 6 adet olan fırka emirleri, hem birebir transkripsiyonları hem de sadeleştirilmiş versiyonlarıyla sergileniyor. Nusrat mayın gemisinin, düşman gemilerinin projektörlerine aldırmadan Karanlık Liman’a mayınlarını bırakmasının yıldönümü olan 7 Mart’ta açılan sergi, 15 Ağustos’a kadar açık.
Serginin danışmanı Prof. Dr. Haluk Oral

Mustafa Kemal Atatürk’ün el yazısıyla imzaladığı, daha önce kamuoyuyla paylaşılmamış 3 askerî emir de serginin ilgi çeken belgeleri arasında.

Mustafa Kemal Atatürk’ün el yazısıyla imzaladığı, daha önce kamuoyuyla paylaşılmamış 3 askerî emir de serginin ilgi çeken belgeleri arasında.

Mustafa Kemal Atatürk’ün el yazısıyla imzaladığı, daha önce kamuoyuyla paylaşılmamış 3 askerî emir de serginin ilgi çeken belgeleri arasında.